Mimar Sinan'ın, Süleymâniye Câmii'ni yaptığı sıralarda, bu meşhûr mimarı çekemeyenler, kendisini Kânûnî Sultan Süleymân'a: "Câmii yapılırken kubbenin altına yan gelip nargile fokurdatır, bu ne iştir?" diye şikâyet etmişlerdi.Bunu duyan pâdişah haber vermeden câmi inşatını teftişe gitmişti.Hakîkaten Mimar Sinan'ı nargile yanında kubbenin altında bir mindere oturmuş gördü.Kızgın bir halde Sinan'a:"Bre Koca Sinan bu ne hal ?" diye sordu.Mimar Sinan sükûnetle; "Padişâhım, der.Kerem edip şu nargileyi bir gözden geçirseniz..."
Kânûnî, gözünü nargileden tarafa çevirince hayret etti.Çünkü, nargilenin tömbeki yoktu, fokurdayan, sadece su idi.Sinan, padişaha dönerek şu sözleri söyledi:"Şevketlüm, bu nargileyi burada sırf fokurtusundan faydalanmak için bulunduruyorum.Bu ses bana,bu câmide okunacak Kur'ân-ı Kerîm seslerinin, câminin her tarafına yayılması ve her tarafta aynı şekilde işitilmesi için icâb eden tedbirleri almama yardım eder."Büyük sanatkâr, böylece akustik tertibatı kurar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder